Arama

Maden Mi, Gelecek Mi?

03/06/2025 18:11 | Son Güncelleme : 13/06/2025 05:13 | HALİL İBRAHİM SEZER | Görüntülenme: 176


Maden Mi, Gelecek Mi?
ad image

Doğa ile insan arasındaki denge, hepimizin yaşam kalitesini belirleyen en temel unsurlardan biridir. Doğayı korumak, sadece çevrecilik değil; aynı zamanda insan sağlığını, tarımı, suyu, geleceğimizi korumaktır.
Bu nedenle, maden ocakları gibi büyük etkiler doğurabilecek faaliyetleri değerlendirirken yalnızca yer altındaki kaynaklara değil, yer üstündeki hayata da bakmak gerekir.

Tokat’ta Neler Oluyor?

Tokat, yüzyıllardır tarımın, hayvancılığın ve doğa ile uyumlu yaşamın sürdüğü bereketli topraklara sahip. Ancak son yıllarda artan maden arama çalışmaları bazı bölgelerde endişelere yol açıyor.

Erbaa ilçesine bağlı Kozlu, Tanoba ve Çerkezfındıcak köylerinde altın ve bakır madeni aramaları sürüyor. Bölgede yapılan analizlerde yüksek değerlerde altın bulunması, şirketlerin ilgisini artırırken, yöre halkı bu çalışmaların Boğalı ve Sakarat Yaylaları gibi önemli su kaynaklarına zarar verebileceğinden kaygılı.

Turhal’ın Çaylı Köyü’nde faaliyet gösteren mermer ocağına ek olarak, yeni bir mermer sahası açılması planlanıyor. Bu durum, tarım ve yaşam alanlarının yakınında yapılması nedeniyle köy halkını tedirgin ediyor.

Niksar’ın Eryaba, Gökdere ve Yazıcık bölgelerinde de çeşitli maden arama faaliyetleri gözlemleniyor. Bu alanlarda bakır ve diğer madenlerin bulunabileceği düşünülse de, tarımın hâlâ temel geçim kaynağı olması dikkatle hareket edilmesini gerektiriyor.

Reşadiye ilçesindeki Bereketli, Cimitekke ve Hüdeoğlu köylerinde bentonit madenleriyle ilgili çalışmalar yürütülüyor. Bu bölgeler, su kaynakları ve tarım arazileri bakımından zengin olduğu için çevresel etkiler yakından takip ediliyor.

Almus’un Serince, Kuruseki ve Görümlü bölgelerinde de akik taşı gibi süs madenleri üzerine araştırmalar sürüyor.

Madencilik Elbette Önemlidir

Madenler ülkemizin kalkınması açısından önemli yer altı kaynaklarıdır. Sanayide, teknolojide ve ekonomide dışa bağımlılığı azaltmak için bu kaynakların değerlendirilmesi gereklidir.
Ancak önemli olan, madenleri doğayla ve insanla uyumlu bir şekilde değerlendirebilmektir.

Tarımın yoğun yapıldığı, su kaynaklarının merkezi olduğu ya da doğal sit alanlarına yakın bölgelerde maden aramaları yerine; daha az nüfuslu, doğal dengesi daha az risk altında olan alanlarda bu faaliyetlerin yürütülmesi hem ülkemizin gelişimine katkı sağlar, hem de gelecek nesillere yaşanabilir bir çevre bırakma sorumluluğumuzu yerine getirir.

Ortak Bir Sorumluluk

Türkiye’nin her köşesi ayrı bir güzelliğe sahiptir. Karadeniz’in ormanları, İç Anadolu’nun tarlaları, Ege’nin zeytinlikleri, Doğu’nun yaylaları hepimize emanettir.
Bugün atacağımız her adım, yarının doğasını belirleyecek.

Gelgelelim sorunun özü şu:
Gerçek zenginlik, toprağın altında mı, yoksa üzerinde yeşeren hayatta mı?
Bunu birlikte düşünmeli, birlikte karar vermeliyiz.

Beğendim
Bayıldım
Komik Bu!
Beğenmedim!
Üzgünüm
Sinirlendim
Bu içeriğe zaten oy verdiniz.

ad image

Bunlar da ilginizi çekebilir

BAHARI PAYLAŞMANIN ADI: ORTAÖREN'DE GÖMBE ŞENLİĞİ

BAHARI PAYLAŞMANIN ADI: ORTAÖREN'DE GÖMBE ŞENLİĞİ

Bazı etkinlikler vardır; sadece bir gün sürer ama kalplerde yıllarca yaşar.

10 ay önce
GERÇEK O Kİ DÜNYA YUVARLAKTI.

GERÇEK O Kİ DÜNYA YUVARLAKTI.

Bu gerçeği söylemenin bile bedeli ağır oldu insanlığa.

10 ay önce
Erbaa'nin fi̇l kiliğina gi̇rmi̇ş karincalari

Erbaa'nin fi̇l kiliğina gi̇rmi̇ş karincalari

Özellikle sosyal medyanın devreye girmesiyle iletişim alanındaki statükocu tayfa da birer birer tahtlarından düşmeye başladılar.

10 ay önce
ad image